4 Kasım 2016 Cuma

ULVİYE SAVTUR’UN HAYATI ve ESERLERİ: (MÜREKKEP 1. 2. 3 Şiir ve Dergileri) Abdullah Çağrı ELGÜN

 ULVİYE SAVTUR’UN HAYATI  ve ESERLERİ: (MÜREKKEP 1. 2. 3 Şiir ve Dergileri) 

Abdullah Çağrı ELGÜN

Ulviye  SAVTUR (ULVî) Mürekkep kitabı 5. Basıkısını yapmış.  “Her Duygu Şiir, Her İnsan Şair”
Başlıklı giriş yazısında SAVTUR şöyle diyor: “Ankara eşraflarından Hocazâdeler lâkabıyla anılan, merhum Hacı Hüseyin ve Merhume Ulviye SAVTUR’un ve BEKAROĞULLARI lâkabıyla anılan merhum Abdurahman Nâfiz ve Merhume Fahriye DEMİRKAN’ın torunlarından biriyim.
Babam Hazım’ın annem Nermin’e yazıp okuduğu şiirleri, kız kardeşim Oya ile birlikte dinleyerek yetiştim.
Her insan kaderini kendince yaşasa da bazan duygularda benzerliklere rastlanır. Şarkılar, kitaplar ve dostlar, hem ağlatır hem güldürür.
1974 yılında yazmağa başladığım, dergi ve gazetelerde yayınlanan şiirlerim ödül ve plaketler aldı. Şiirlerimin bir kısmını, biraz benden  biraz da kendinizden duygular bulacağınıza inandığım bu kitapta topladım. Şiirleri sizlerle paylaşmak, tarifi zor ve gerçek bir mutluluk; diyerek sizleri bir hayat kitabının sayfalarını açlmaya davet ediyorum.” sözleri ile sonlandırarak, kitabını bizlere takdim ediyor. 
SAVTUR’un Eserleri: 
Gönül Ekspresi Aylık Şiir, Edebiyat ve Kültür – Sanat, Haberyolu, Anayurt,  Kümbet Dergileri ve Sesver, Olay Gazetesi, CEYLAN Şiir Tahlillerinde, Yeni Gün, Olay, Tokat, Hamle, Burdur, Anayurt, 24 Saat, İnternetin İlk Türk Gazetesi (kultur@zaman.com.tr ), Anadolu, Yeni Söke, Türkiye, Hürsöz ,Yeni Adana, Hür Işık, Salihli, Gelişen Salihli, Altın Bilezik, Belde, İleri, 24 Saat, Van Postası, Hürfikir (Lüleburgaz), Meydan, Sonsöz, Tasvir, Tekirdağ Yeni İnan, Yeni Gün, Kent, Aydın Bakış, Gaziantep’te Zafer , Saygın Malkara, Tercüman Gazetesi/Mersin,Yeni Kıroba Gazetelerinde, Niksar Anadolu Teknik, Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi 1973-2003 (Özel Sayı), Kümbet, Karınca, Bizim Ece , Maki, Gülpınar Alternatif Sanat Genç Söylemler Bayatı Beynelxalq Senet Toplusu – Azerbaycan, Antalya Güllük Şiir Güldestesi Dergilerinde, Fethin 550. Yılında İstanbul Şiirleri Seçkisi, Efsane İnsan İsa Kayacan ve Azerbaycan / Bakü, Armağan–4 isimli kitaplarda,Türkiye Yazarlar Ansiklopedisinde yer almıştır.
Ayrıca, 2000 Yılı Atatürk Türkiyesi Şairler Antolojisi / Şair Ozan ve Yazarlar Kültür Derneği Yayını / İstanbulYürüyen Merdiven Şiir Antolojisi (1) /Hazırlayan: Zehra Birsen YAMAK – İstanbul Şiirle Yaşayanlar / Şiir Antolojisi Hazırlayan: Hüseyin YURDABAK / Nisan – 2002 (Ankara) Şiirle Yaşayanlar / Şiir Antolojisi / Hazırlayan: Hüseyin YURDABAK / Mart – 2003 / (Ankara), Bizim ECE Şairler Antolojisi / 2005 / Hazırlayan : Ahmet OTMAN / (Manisa-Salihli) Antolojilerinde şiirleri yer almıştır.
Ankara’da; Kanal A Televizyonu – Dilden Gönüle Programı – Tuncay YALIN’ın ETV Televizyonu – Mısralarda Buluşalım – İlter YEŞİLAY’ın Kütahya’da ; Birlik Televizyonu – Şiir Patikası Programı – Mustafa ERTÜRK ve İsa KAHRAMAN’ın, Ankara’da ; Başkent TV – Söz ve Ezgi Programı – Tamer ÇAKI’nın konuğu oldu. Ankara’da ; GİMSA TV 2007 Yılbaşı ve Bayram Programında, Umut KARADAĞ’ın konuğu oldu. Ankara’da ; GİMSA TV - Metin YILMAZ’ın programında (Duygu Ekspresi) canlı yayın konuğu oldu.İstanbul, Tekirdağ, Antalya, Tokat-Niksar, Tokat, Isparta, Kütahya illerinde şiir şölenlerine katıldı. Takdirnameler, Plaketler, Mansiyonlar aldı.
Eserleri Hakkında
SAVTUR, dergilerde ve diğer yazdığı şiir kitaplarının arka kapağında Mürekkep şiirini kullanarak bir rekor da kırmıştır. Bu şiir, şairi ya çok etkilemiş veya bu şiirin şaire üzerinde unutulmaz derin izler bırakan bir anısı olmalıdır. Dergilerin iç kapağı içerisine tam sayfa olarak geçirilen şiir, şiir kitaplarının da arka kapağının dışına  mürekkep lekeleriyle yapılan bir toblonun altına kaydediliyor. 
Mürekkep Dergilerinin ilkinde (4), Toplam, 48 sayfa.
Dergi İçerisinde Yer Alan Yazılar:
Şiir Üstüne(Ali Naili ERDEM),
Yunus’ta Gördüğümüz İnsan Sevgisi ve Hoşgörü  Yaklaşımları(Rıfat Araz),
Dallar İçinde(Karacoğlan),
Halk Bilimi ve Edebiyat İlişkileri(Yard.Doç.Dr. Bayram DURBİLMEZ),
Şiirde Üç Boyut(Bekir Sıtkı ERDOĞAN);
M.Kemal ATATÜRK Diyor ki;  Necati GÜNEŞ(Tokat);
Misbah Hicrî (Ahşabın Ruhumdaki Güzellik);
Gevherî(Biri Firkat, Biri Gurbet, Biri Aşk);
Halk Şiirinin Ustası Âşık Yaşar Reyhanî’yi Kaybettik(Hayrettin İVGİN);
Mürekkep(Ulviye SAVTUR-Durmuş KAYA);
M.Kemal Atatürk Diyor ki; Goethe ve Kadın (Faus’ta Kadın Üzerine Yaklaşımlar)
Mehmet KURTOĞLU; Günümüz (Yekta Güngör ÖZDEN;
Türk Edebiyatları Hakkında Kısa Tarihi Bilgi (Ulviye SAVTUR); Bayrak(Arif Nihat ASYA;
Mürekkep Dergilerinin ikincisinde (5), Toplam, 48 sayfa.
Dergi İçerisinde Yer Alan Yazılar:
Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Yılları(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Atatürk ve Türk Halk Bilimi(Hayrettin İVGİN
Bakışların Mermeri Bile Eritir(A.Naci İPEK)
Yaman Çelişkilerin İnsanı: Hayyam(Mehmet KURTOĞLU)
Rüzgar SAATLERİ(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Gül Deyip de Geçmeyin(Misbah HİCRÎ)
Geri Gelen Mektup(Hüseyin Nihal ATSIZ)
Deniz Harp Okulu Marşı(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Forsa(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Rıza Polat AKKOYUNLU(Bahri ULAŞ)
Kışlada Bahar(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Bekir Sıtkı ERDOĞAN
Bekir Sıtkı ERDOĞAN’dan Rubailer

TRT Müzik Dairesi Başkanlığı- TSM Repertuarı
Kaybolan Değerlerimiz (Mecm El Behr(A.Naci İPEK);
Ellinci Yıl Marşı(Bekir Sıtkmı ERDOĞAN)
Hz.İbrahim’in Mucizevî Hayatından
Türk Şiirlerine Yansımalar (Rıfat ARAZ)
Müze Şehir Şanlıurfa(S.Sabri KÜRKÇÜOĞLU)
Mürekkep Dergilerinin  üçüncüsünde (6), Toplam 48 sayfa.

Dergi İçerisinde Yer Alan Yazılar:
Meşhur Beyitler
Merhaba(Ulviye Savtur)
Sürgünler(Arif Nihat ASYA)
Merdiven(şiir) Ahmet Haşim
Dostlar Seni Unutmadı(Prof Dr.Himmet KARAZEYBEK)
Gel Bahar(Şiir) Halide Nusret ZORLUTUNA
Hüsniye Anne(Bekir Sıtkı ERDOĞAN)
Kar Musikileri(Şiir) Yahya Kemal Beyatlı
Geldim(Şiir) Yunus Emre
Sırlarını Paylaşamadığımız Kent(Misbah Hicrî)
Hilmi YAVUZ’a Göre Şiir ve Şair(Mehmet KURTOĞLU)
Sitem(Şiir)Yekta Güngör ÖZDEN
Âşık Veysel’in bu bendeki Aşk Olmasa Şiiri Üzerine (Rifat ARAZ)
Ben Seni Urfa’da Sevdim(Şiir) Dr. Himmet KARAZEYBEK
Yiğitler Caddesinin Suskun Delikanlısı(Ahmet CANİKLİOĞLU)
Al İpek Mendile Adını Yazar (Şiir) Ulviiye SAVTUR
Şeyh Galip (Ulviye SAVTUR)
Şair Bahri Ulaş Diye Biri Vardı(Hayrettin İVGİN)
Geldim(Şiir) Neyzen Tevfik KOLAYLI
Bekir Sıtkı ERDOĞAN’ın TRT Müzik Dairesi Başkanlığı TSM Repertuvarı
Kültür Şehri Sivas (Ahmet CANİKLİOĞLU)
Allah’a Ismarladık(Şiir) Faruk Nafiz ÇAMLIBEL
Geline Bak Geline(Nota)
Ses Ver(Şiir) Bekir Sıtkı ERDOĞAN
Avrupu’da Türk Edebiyatı (Yavuz NUFEL)
Necip Fazıl KISAKÜREK’ten Seçilenler

Kitaplara, Dergilere Eleştiri ve Değerlendirme:
Bütün kitaplarına adını kazıdığı, kitaplarının dış kapağında yer alan ve dergilerin iç kapaklarının içinde yer alan “MÜREKKEP” şiirinin efsanesi ne ola ki?!. “Mürekkep” şiirinin, bütün kitapların hem içinde hem arka kapağında hem de dergilerin hem içinde hem arka kapağında yer alması oldukça dikkat çekiyor. İlmî, edebî; veya sanatı tanıtma, kültürü, birikimleri ve değerleri paylaşmak adına çıkartılan kitap ve dergilerde bu duruma, bugüne kadar hiç rastlanmamıştır.
Şairenin sevdiği bir şiiri, kitabının en ilgi çekici yerine alması, çok doğal karşılanacaktır; fakat ısrarla bütün dergi ve kitapların en ilgi çekici yerlerinde bulunması ise okuyucu açısından hoş kaçmamıştır.
Şiir kitaplarının kapakları ise ayrı bir eleştiri gerektiriyor.  Kapaklar kitapların birbirlerinden farklı şiirler taşıdığını, bu kitap içindeki eserlerin yeni olduğunu yansıtmıyor; halbuki Ulviye SAVTUR, bu şiirlerini yeni olduğu için; ve kendinin günden güne şiir açısından sanat açısından geliştiğini, tekamül ettiğini göstermek için piyasaya, görücüye çıkartmıyor mu? Böyle olunca da kapaktaki resimler, desenler ve içindeki şiirlerin de değişmesi yeni olması umulur, beklenir.
Kitabı elimize aldığımızda, bu kitapların birbirlerinden ayrı olarak mı çıkarıldığı yoksa yeni olarak mı çıkıp çıkmadığı konusunda tereddüt yaşıyoruz. Yani kitap, yeni mi eski mi? Eskiyi de yeniyi de içine girmeden anlayamıyorsunuz. Bu ise okuyucuya zulümdür.

Şaireyi çıkarttığı dergi konusunda da eleştirmek gerekiyor. Kitapta yaşanan hatalar, aynı şekilde çıkarılan dergilerde de var; halbuki sanatçı çıkardığı üç kitabıyla epey yol almış, mesafeleri kat etmiş görünüyor. Yazık ki aldığı bu mesafeyi, Ulviye SAVTUR, üç kitaptan sonra aynı hataları, dergilerde de tekrarlayarak çıkartılan bu üç kültür eserini de gölgeli bırakıyor.
Şair başarılı olduğu HECE yolunda devam eder ise:
“Âvazeyi bu âleme Davut gibi sal,
Bâkî kalan bu kubbede bir hoş seda imiş.” diyen Kanûnî devrinin en ünlü şairi Bâkî gibi bayan şaire olarak nam salmaya aday olarak durmaktadır. 
Şairenin: “Mürekkep (Şiirler-Ankara) 2.Baskı, SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9” dikkate değer en önemli eseri olarak gözüküyor.
Zaman içinde araştırmacılar ve edebiyat tarihçilerinin, bibliyografya yazarlarının asla kaçırmayacağı eserdir. Bu eser içinde: Ahmet Tufan ŞENTÜRK, Abdullah SATOĞLU, Abdülkâdir ŞEHİTOĞLU, Bekir MUTLU, Cemal SAFİ, Cevdet ASLANGÜL, Erdoğan ÜNVER, Erol KAVŞİT, Güzide GÜLPINR TARANOĞLU, Halil SOYUER, Hüseyin YURDABAK, İlkan SAN, Özkan GÖNLÜM, Vedat FİDANBOY, Yahya AKENGİN, Yekta Güngör ÖZDEN ve bu sanatçıların TRT Müzik Dairesi Başkanlığı Tarafından Türk Sanat Müziği Repertuvarı(16.04.2004), sanatçıların adı, eserin ilk dizesi, bestekârı, şarkının makamı, repertuvar numarası belirtilerek verilen kayda değer, övgüye layık bir eser. 
On altı ünlü sanatçının kısa hayat hikâyesi, eserlerinden verilen birkaç örnek, çıkan eserleri, bir kısmının ise hakkında yazılanlar da dahil olmak üzere, sanatçılar hakkında verilen kısmî bilgileri içine alıyor. Ulviye SAVTUR, bununla da kalmıyor. Yaşayan sanatçı ile evinde veya mekanında bir de hatıra fotoğrafı çektiriyor. Şimdi bu sanatçıların bir kısmı ebediyete göçtü. Kalanlar ise eser vermeğe devam ediyorlar. Bize hatıra kalanlar ise Ulviye SAVTUR’un çektirdiği fotoğraflar, şiirlerinin bir kısmı ve Türk Edebiyatına armağan edilen eserler.
01 MART 2009, Bodrum Şiir Toplantısı, Sunucu: Ulviye SAVTUR

Önemli bir tespittir ki Ulviye SAVTUR, ünlü, usta olarak bildiği ve yanına gidip geldiği meslektaşlarının ya uyarılarından yoksun kalmış; veya onlar da şaireye: “Afferin!” deyip sırtını sıvazlamakla yetinmişlerdir. Öyle olmasaydı bu kadar kitap ve dergi, dile kolay, az zamanda ve az emekle çıkmıyor. Bu şaireye ANKARA’da şairlerin su gibi, çağlayan gibi şakıdığı şelâlenin başında doğruyu gösteren olmamış!..
Şaire, şiire ve yazmaya hevesli. Şiirlerinden ve çıkardığı eserlerinden bu anlaşılıyor; hatta şiir sanatını hayatının bir parçası kabul edecek kadar benimsemiş birine; usta, üstâd yeni, deyişle duayenlerin bu ve bunun gibilere el vermesi, gideceği yolu göstermesi ve bu yolun meşakkatli, çakıl ve dikenlerindeki kolaylığı belletmesi gerekmez mi?

Ankara hazımsız mı? Ankara kendisini geçebileceğini gördüğü değerlere yol vermez mi? Ankara Türk edebiyatının, Türk şiir sanatının yeni bir şaireyi kazanmasına katkıda bulunmayacak kadar kıskanç mı?  Sonuca “Evet!” demek istemeyen biri var; ama maalesef!.. Dergiler, yayınevleri, yayıncılar ve sanatı, edebiyatı, şiiri kendi tekelinde zanneden bu camianın da mafyasının olduğunu görüyor ve üzülerek söylüyorum.
Yoksa Ulviye SAVTUR elinden tutulası bir sanatçı. Ulviye SAVTUR, …vb edebiyat dünyamızın güneşleri kadar aydınlık, samanyolları kadar zengin, agartaları, kara delikleri kadar muammalı; ve sırlarla dolu birer cevherdirler. Keşke kıymetlerini yaşarken: “YAŞAYANA VERİLEN BİR TEK GÜL, ÖLÜYE VERİLEN TANTANALI ÇELENKLERDEN ÇOK DAHA KIYMETLİDİR.” bilebilsek...

Ulviye SAVTUR’un Basılı Eserleri:
1) Mürekkep (Şiirler) 5.Baskı, SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
2) Mürekkep (Şiirler-Ankara) 2.Baskı, SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
3) Mürekkep (Şiirler-II)  SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
4) Mürekkep (Dergi  4) Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-3-5
5) Mürekkep (Dergi  5) Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-4-2
6) Mürekkep (Dergi 6) Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-5-9 olmak üzere, üç kitabı üç de çıkardığı dergi bulunmaktadır.



İşte muammalı şiir; ve şaire Ulviye SAVTUR’u, bu derece etkileyen ve eserlerinin sayfalarına bu şiiri kazıtan duyguların, kelimeler halinde sıraya dizilişi ...

MÜREKKEP
Aklımın unuttuğum köşesinde,
Ondan kalan bir iz vardı.
Sevmesini öğrenmeden,
Dokununca yanan eller,
Yaşamadan yalnız kaldı.
Yılların görünmeyen yüzünde,
Terden ıslak bir el saklı.
Saklanırken bilinmeyen.
Sarılmadan yanan yara,
Acıların gizi haklı.
Gördüğüm hayâllerin sokağında,
Solan kuru bir dal misâl,
Diyemeden rahmetleri,
Dökülürken yaşlar yaşam,
Alınmayan nefes misâl,
Kovaladı neşeleri sevilmeyen.
Durdu birden bir yara vardı.
Alıştığı bildiğiydi
Alamadı elem giden,
Mürekkebi ıslak kaldı.
                            Ulviye SAVTUR
Peki, kitapların ve dergilerin kapaklarına ısrarla kazınan bu şiir, ne anlatıyor?!. Bu bir şiir mi? Nesir mi? Özenle seçilerek yan yana dizilmiş sözcükler  ne demek ister? 
Bu sözlerde kimseye uyarı ve ikaz yok mu?..
Yoksa, sayfalara yüzsüzce kurulup oturan bu şiiri, yanında dolaştığı, fotoğraf çektirdiği o ünlü duayenler görmedi, okumadı mı?!.. 
01 MART 2009, Bodrum Şiir Toplantısı

Ulviye SAVTUR’UN  ŞİİRLERİNDEN ÖRNEKLER: 

GÖNÜLSÜZ YARİM

Odana girmeye destur var mıdır?
Ateşin kor mudur yoksa har mıdır?
Kuşağın bağlarsın vaktin dar mıdır?
Gönlün edem dedim gönülsüz yarim.

Boşa koysam dolmaz dolusu taştı,
Kıymet verem dedim haddini aştı,
Felek önce güldü olmadı şaştı,
Gönlün edem dedim gönülsüz yarim.

İki adım geldim bir de sen gelsen,
Yaş kemale erdi ne oldu dersen,
Silerim alnımı bir damla tersen,
Gönlün edem dedim gönülsüz yarim.

Usandım nazından sabrım kalmadı,
Beş dakika dedim anan salmadı,
Hadi gel dedin de içim almadı,
Gönlün edem dedim gönülsüz yarim.

SEVAB HANESİ
Sevab hanesine yazdım adını,
Seninle günaha girmeyeceğim,
Bal olsa dudağın almam tadını,
Dünyada murada ermeyeceğim.

Alnıma yazılan yazı olsan da,
Ruhuma bin ışık nurla dolsan da,
Özlemle anarak her gün solsan da,
Seninle eşikten girmeyeceğim.

Sayılı nefesim tükenir bir gün,
Hayâlin olsa da görmeyeceğim,
Adaklar adasan yalvarsan her gün,
Er geç helâlimsin demeyeceğim.

GEL!
Kuruyan ocağıma,
Zemzemle yun, öyle gel!
Savrulan saçağıma,
Kökünü sar, öyle gel!

Yarınım olacaksan,
Aşkımla dolacaksan,
Benimle solacaksan,
Kadrimi bil, öyle gel!

Rüyanda seviyorsan,
Maziyi siliyorsan,
Gelmeyi biliyorsan,
Gönlünde fermanla gel!

Anılar karışmadan,
Ayağın dolaşmadan,
Ellerin kavuşmadan,
Allah’ın adıyla gel!

YÜREKLİ OL !
Aşk yaşanır anlatılmaz,
Demir değil su katılmaz,
Çiçek değil kurutulmaz,
Seviyorsan yürekli ol!

Kapım sana kapanmadı,
Acılarım saklanmadı,
Bir mutlu gün kutlanmadı,
Seviyorsan yürekli ol!

Geldiğin gün güleceğim,
Tapar gibi seveceğim,
Bende kulum öleceğim,
Seviyorsan yürekli ol!

Duydukların hep yalandır,
Giden yolcu, dost, kalandır,
Biraz da gel beni kandır,
Seviyorsan yürekli ol!

ZOR

Seni bulamayacağım
Saatlerde aramak
Sonra
Aradım, yoktu demek,
Kandırmak?!.
Ne kadar kolay!
Dokunmayı özlemek,
Ağlamak!
Sonra gözyaşını silip,
Aynaya gülmek…
Ne kolay!
İçten gelen duyguları,
Yok saymak, yazmak,
Dört duvara gizlemek,
Kolay!
Ben olmak,
Var olmak,
Zor…

KAPININ ARDI

Kapının ardı gurbet,
Oralarda nasılsın?
Gönül dinlerse sabret,
Aşka ferman yazılsın.

Çul gibi değişirsen,
Onu da bulamazsın,
Eğreti giyinirsen,
Sahibi olamazsın.

Bir midir aklın yolu?
Var diye gerinirsin.
Dibi bilinen suyu,
Görmeden erinirsin.

Bu dünyadan gidersen,
Seni kimler anacak?
Üç beş kişi seversen,
Sanma onlar kalacak.

Haydi uğurlar olsun,
Bildiğin gibi yaşa,
Özün sevgiyle dolsun,
Akıbet gelir başa…

KAVURDUM

Hesapsız harcadım duygularımı,
Elim aza varmadı da savurdum,
Öğüttüm her gece sorgularımı,
Kırk yılı çömleğe koydum kavurdum.

Yeniyi almaya gücüm olmadı,
Eskiyi sökerek bir daha biçtim.
Kapımı çalan bir dostum kalmadı,
Onlara sorulsa ben zaten hiçtim.

Yediğim her lokma alnımın teri,
Gururla taşır, bu başı ayağım.
Mertliğin bulunur köşemde yeri,
Olmazsa cennetten çıkar dayağım.

Korkum yok Allah’tan gayrı kimseye,
Bedenim misafir canım duramaz.
Bulunur kefenim, değmen keseye,
Yolcu bilir yolu, adres soramaz.

EKSİK ETEK

Yüreğin dökülse dudaklarından
Omzuna koymaya baş bulamazsın
Kahkaham gitmese kulaklarından,
Yıkıp viran etsen taş koyamazsın.

Yollar engel değil aşarak gelsen
Kalbin kanatlansa koşarak gelsen
Kabına sığmadan taşarak gelsen
Bir bana geç kalır anlayamazsın.

İlk değilsin son da olmayacaksın
Ruhum istemiyor kalmayacaksın
Bu aciz bedende yanmayacaksın
Yüküm ağır gelir taşıyamazsın.

Böyle sevdalara gönül bağlamam
Gözyaşım ziyandır sana ağlamam
Acıyla yaşarım seni dağlamam
Pas tutan kalbimi yağlayamazsın

Naz edemem geçit vermez yüreğim.
İşine gelince eksik eteğim…
Yüzüme gülmedi, aksak feleğim,
Gayrı güvenimi sağlayamazsın.
DÜŞMEYE GÖR
Vücudunu sarsın güzel ipekler,
Saçlarına dolsun renk renk çiçekler,
Şimdi bekler her köşede erkekler,
Bir düşmeye gör, dost bulamazsın.

Salınarak yürü karşı köşeden,
Bir tebessüm olsun gülümsemeden,
Sarsın beli etek, yırtmaç derinden,
Bir düşmeye gör, dost bulamazsın.

Vakit geldi geçer aklın başına,
Yakışıyor sanma olgun yaşına,
Sürmeler gözüne kalem kaşına,
Bir düşmeye gör, dost bulamazsın.


BORCUM OLMASIN
Rüzgarın önünde yola çıkarsan,
Acıyı tatmadan baldan bıkarsan,
Sabrımı sınayıp gönül yıkarsan,
Kardığın sıvada harcım olmasın.

Değer mi, gözümden düşecek yaşa?
Akibet gelince çaresiz başa,
Koyarlar musalla denilen taşa,
Duanı esirge, borcum olmasın.
ANLATAMADIĞIM
Anlatamadığım
Başka bir sevda
Sana tutkunluğum...
Utangaçlığım
Hevesim.
En kötüsü
Unutmuş çarpmayı
Deli yüreğim.
Esirgediğim eserin
Bende saklı.
Hayalin tutsağım.
Koynuma kaçan buz gibi
Ürpertse adın
Adın heyecan.
Dudaklarımda tuzsa tadın
Tadın kaynağım.
Lakin ;
Dillenen gençliğime
Özlemim.
Günaha doymuş
Dilenen bedenim.
Heyhat!..
Üç gün ömürde,
Varsa sevmeye gücüm,
Kalan ;
Ele verilecek can mıdır ?
El midir elde olmayan ?
Oysa,
Anlatamadığım,
Başka bir sevdadır
Sana tutkunluğum...

UNUTURSA GELMESİN
Bu zamansız telaşın adını koyamadım,
Aklıma giriyorsun sebebi ayamadım,
Bin gönülden birini gönlümde sayamadım,
Söyle seven kalbine unutursa gelmesin.

Nasıl gördü gözlerin bendeki çağlayanı,
Yalnızlığı yaşayan yüreği ağlayanı,
İçindeki ateşle karalar bağlayanı,
Söyle seven kalbine unutursa gelmesin.

Gün gelir gül yanağım güller ile allanır,
Mühürlü dudaklarım tadılınca ballanır,
Bugün kapılar çalar yarın mendil sallanır,
Söyle seven kalbine unutursa gelmesin.

AZRAİL’DEN ÖNCE

Bir gün gözlerimde yaş olacaksın,
Bundandır gülmeye hasret kalışım.
Hüzünlü gönlümde tez solacaksın,
Dipsiz kuyu kader diye dalışım.

Ağırına giden sözlerim olsun.
Gün gelince elbet unutacaksın.
Dövündüğüm yorgun dizlerim olsun.
Acılarla kendini uyutacaksın.

Sesini duyarım belki bir sabah,
Aklına gelirde ararsan eğer.
Sitemle doluysan ediyorsan ah!,
Sensizde mutluyum sorarsan eğer.
............CİĞİM
Bana yıllardan beri içimdeki ses
Bekle dedi.
Kısmetim sen misin, ses niye,
Birden kesildi?
..........ciğim.?
Haykırmak istiyorum sevgimi
Ve böyle susuyorum,
Gururum engelliyor,
Ya benim gibi sevmiyorsa diye,
Bak nasıl duruyorum,
..........ciğim?
Ağlasam gözyaşım olur musun ?
Gözümden akan,
Hayır, öyle bakma, sana kıyamam!
Sen her şeyimsin.
Gülsem kahkaham olur musun ?
Gülücükler saçan,
Mutluluğum, aşkım,
Sen bensiz bir yarım,
Ben seninle bütünüm..........ciğim.?
Yıllar geçse saçlarıma
Saçına aklar dolsa,
Sevgim şarap gibi yıllandıkça,
Anlayacaksın..........ciğim.
         ÇİÇEĞİN ÖZÜMÜSÜN
Bin çiçeğin özü müsün?
Leb değmezin sözü müsün?
Ateş misin közü müsün?
Var git yolun ırak olsun

Nazende’ nin nazı mısın?
Okunmayan yazı mısın?
Telsiz âşık sazı mısın?
Dilin eski çarık olsun

Ömrümün son güzü müsün?
Karanlığın yüzü müsün?
Azrail’in gözü müsün?
Hodri meydan yürek olsun.
HASRET BIRAKMA
Bu gece yorgunum uykulardayım,
Gülmeye gücüm yok anılardayım,
Görmeyen gözlere sorgulardayım,
Bir de sana hasret bırakma beni.

Yalandır sevgiler her an ağlarım,
Ateşte kavrulup yaran dağlarım,
Kara gün görmeden karan bağlarım,
Bir de sana hasret bırakma beni.

İstesen dünyada aşkı bulursun,
Kapımda kul değil kölem olursun,
Ömrün yeterse bir seven bulursun,
Bir de sana hasret bırakma beni.
DOLUNAY
Tüller takmış sevdiğin,
Gelin olmuş düşümde,
Gönlünü sana vermiş,
Bir damla yaş gözünde.

Gül cemalin göreyim,
Başım göğe ereyim,
Sen dünya ben nereyim,
Körpe gelin naz diyor.

Saramadın el gibi,
Sevemedin del gibi,
Esiyorsun yel gibi,
Yüzüme bir bak diyor.

Yemin etmiş dönmüyor,
Bir canım var al diyor,
Bedenim toprak olsun,
Ruhum dolunay diyor.
Kitap İsteme tele: 0533 581 52 72
Dizgi: Oya SAVTUR
Baskı: BRC Ofset

Kapak: Erhan İVGİN

KAYNAKLAR
1) Mürekkep (Şiirler) 5.Baskı, SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
2) Mürekkep (Şiirler-Ankara) 2.Baskı, SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
3) Mürekkep (Şiirler-II)  SAVTUR Ulviye (Ulvî), BRC Ofset, Ankara, Mayıs 2006, ISBN: 975-93247-0-9
4) Mürekkep (Dergi  4)Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-3-5
5) Mürekkep (Dergi  5) Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-4-2
6) Mürekkep (Dergi 6) Kültür Sanat Edebiyat Serisi:1 ISBN: 978-975-93247-5-9












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder